7 Mart 2017 Salı

Sultanı Öldürmek Kitap Yorumu


Arka Kapak Yazısı 

Yıllardır aynı kadını bekleyen bir adam. Serhazinlerin son temsilcisi Müştak Serhazin. Şahane bir aşk için harcanmış bir hayat. Ve hayatını Osmanlı tarihine adamış hırslı bir kadın... Başarılarla dolu bir kariyer... Sapında Fatih Sultan Mehmed'in tuğrası bulunan mektup açacağıyla öldürülmüş bir tarih profesörü... Bir aşk cinayeti mi ? Yoksa kökleri "Ulu Hakan"ın şüpheli ölümüne uzanan bir entrika mı ? Osmanlı devletinin, bir imparatorluğa dönüştüğü zaferler ve ihanetlerle dolu günlerine yapılan sıradışı bir yolculuk. Ve bu heyecan verici yolculuk boyunca kulaklarımızdan eksik olmayan o kadim soru: Tarih geçmişte yaşananlar mıdır, yoksa tarihçilerin anlattıkları mı ?

Ve Fatih Sultan Mehmed Han... Mehmed Han oğlu Murad Han oğlu Mehmed Han... İki karanın ve iki denizin hakimi. Allah'ın yeryüzündeki gölgesi. Kostantiniyye'yi zapt eden padişah. Roma İmparatorluğu'nun doğal varisi, farklı dinlerden farklı dillerden, farklı ırklardan yepyeni bir millet yaratma aşkıyla yanıp tutuşan kudretli hükümdar. Uçsuz bucaksız ovalarda at koşturan ordular. Kılıç sesleri, savaş naraları, korku çığlıkları. Ardı ardına düşen şehirler, ardı ardına yıkılan devletler, ardı ardına el değiştiren kaleler. Kırk dokuz yaşında dünyaya nam salmış bir hükümdar. Ve değişmez kader. Akşama kavuşan gün. Ecel şerbetini içen insan. Ve Fatih Sultan Mehmed'in şüpheli ölümü. Ve onun iki şehzadesi. İkiye bölünen saray, ikiye bölünen devlet, hiçbir şeyden haberi olmayan bir halk. Ve iki şehzadenin kanlı boğazlaşması sürerken saray odasında unutulan Fatih Sultan Mehmed Han'ın cansız bedeni...



Ahmet Ümit'in tarihle polisiyeyi birleştirdiği harika bir kitaptır kendisi. Bir yandan cinayete odaklanırken diğer yandan Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmet zamanını özellikle de İstanbul'un fethini okuyoruz.

Polisiye kısmına bakacak olursak;
Kitabın baş karakteri tarih profesörü olan Müştak. Kitapların çoğunda yer alan Başkomiser Nevzat burada yardımcı karakter olarak yer alıyor. Kitap, Müştak'ın yıllardır sırılsıklam aşık olduğu Nüzhet'in arayıp görüşmek istemesiyle başlıyor. Daveti kabul eden Müştak, sevdiği kadını ölü bulunca kendisini de içine katarak gerçek katilin kim olduğunu bulmaya çalışıyor.

Gerçekten de okurken siz de herkesten şüphe ediyorsunuz. Tam bu katil dediğiniz sırada başka bir bilgi çıkıyor ve bu seferde başka birini mimliyorsunuz. Sonra tekrar bir bilgi ve hooop bir bakmışsınız başa dönmüşsünüz. Açıkçası ben kitabın sonunda katili öğrenince büyük bir şok geçirdim ve Ahmet Ümit'in kurgusuna bir kez daha hayran kaldım. Ara ara başkomisere de kıl olmadım değil hani :D


Tarih kısmına bakacak olursak;
Tarihim pek iyi değildir bu yüzden kitapta anlatılanların ne kadarı doğrudur bilemem ancak Ahmet Ümit'in ciddi bir araştırma yaptığına inanıyorum ben. Tabi roman sonuçta kurgusal bir şey ancak bu kısmının nesnel olduğunu düşünüyorum.

İstanbul'un fethini çok güzel ve uzun bir şekilde işlemiş Ahmet Ümit. Adeta o anları yaşıyor gibi oluyorsunuz. Şahsen ben çok beğendim. Ve eğer gidebiliyorsanız kesinlikle İstanbul'un surlarını gezin. Hatta kitaptaki gibi bir turla müthiş olur.

Daha fazla spoiler vermeden yazımı bitirmek istiyorum. Kitabı şiddetle tavsiye ediyorum. Bu arada instagramdan da takip etmeyi unutmayın: degisikbirkitapkurdu




















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

PDF Kitap Listesi 2

1) Psikiyatrist İndirmek için tıklayın. 2) Labirent Serisi Ölümcül Kaçış indirmek için tıklayın. Alev Dene...